June 8, 2003
2. gün: İznik - Yalova
Sabah saat 08:00'e doğru giyinip kahvaltıya indim. Cihan'la İbrahim çoktan inmiş muhabbet ediyorlardı. Kahvaltımızı ederken yan masadan bir genç kendilerinin de bisikletle yolda olduklarını söyledi. Konuşmaya başladık. Armutlu'dan başlayıp Gemlik üzerinden İznik'e gelmişler. Akşam bizim bisikletleri görünce de tanışmak istemişler. O sırada beraber geldiği arkadaşı da göründü. Daha önceki gezi hikayelerimi okumuşlar ve onlar da Sinop'a kadar uzanacak bir gezi planlıyorlarmış. Aslen Sinop'lu olan Ali Bey ve Selahattin Bey'le bir saat kadar sohbet ettikten sonra bir hatıra resmi çektirip ayrıldık ve saat 09:30 gibi yola çıktık.
Heart | 0 | Comment | 0 | Link |
Bugünkü yolu bildiğim için sürpriz beklemiyoruz. Gölün güney yolu yine her zamanki gibi yemyeşil, düz ve trafiksiz. Sadece 25. km cıvarında Narlıca'ya gelirken 1-1.5 km kadar bir yokuş var, dünkü Mekece Rampası'ndan sonra oyuncak gibi geldi. Sölöz'den geçerken yine ilk turumda görüp bayıldığım eski evin önünde mola verip birkaç resim çektik. Sonra da rahat bir yolculukla saat 11:45 gibi Orhangazi'ye vardık ve Cihan'ın önerisiyle doğruca köfteci Şemsi Usta'nın yerine gittik. Merak eden olursa, Türkiye'nin 3. büyük camisi olduğu iddia edilen ve her yerden görülen kocaman caminin hemen yanında. Köftesi tatmaya değer. Yolu Orhangazi'den geçenlere tavsiye ederim.
13:15 gibi köfteciden ayrıldık. Sırada Yalova yoluna vurmak kalmıştı. Orhangazi-Yalova 20 km'den biraz fazla ve bunun ilk 8-9 km'si sürekli rampa. Öte yandan geniş bir yol ve çoğu yerde yeterli genişlikte emniyet şeridi var. Eğimi de fazla olmadığı için rahatça çıktık ve öbür taraftan 60 km/h'ya varan hızlarla sıkı bir iniş yaptık. Yalova'ya vardığımızda saat 14:30 olmuştu.
Vapur iskelesine vardığımızda iskelenin tamamen kilitli olduğunu gördük. Etraftakilerden aldığımız bilgiye göre artık Yalova'dan Kartal ve Bostancı seferleri yapılmıyormuş, ilk sefer de saat 17:00'de Sirkeci'yeymiş. Yaz mevsiminde bu kadar yolcusu olan hatları kapatmak hangi akla hizmettir anlayamadık. Birileri deniz otobüslerine kıyak geçiyor olmalı, çünkü vapur ücretinin 2-3 katını kendimiz için ödeyerek deniz otobüsüne binmek zorunda kaldık. Üstelik şehir hatlarında ücretsiz taşınan bisikletlerimize de insafsızca beşer milyon haraç aldılar.
Sahilde bir çay bahçesine oturup hareket saatini bekledikten sonra hıncahınç dolu, havasız ve hamam gibi sıcak deniz otobüsünde merdivenlere oturarak yaptığımız yolculuk 16:15'de Kartal'da sona erdi. İbrahim Tuzla'ya gitmek üzere bizden ayrıldı, Cihan'la ben de Kadıköy yönüne döndük. Günden güne tahrip edilen ve her gün daha da kötü olan Bostancı-Kartal bisiklet yolundan geçtik. Cihan'la Küçükyalı'da ayrıldık ve bu kısa haftasonu kaçamağı da böylece sona ermiş oldu.
Yapılan yol: 84 km, yolculuk süresi: 4:39 h, ortalama hız: 18 km/h, max hız: 59 km/h
Today's ride: 84 km (52 miles)
Total: 190 km (118 miles)
Rate this entry's writing | Heart | 1 |
Comment on this entry | Comment | 0 |