Önsöz - İstanbul - Bandırma Bisiklet Turu (1997) - CycleBlaze

Önsöz

Heart 0 Comment 0

Karadeniz kıyılarını hiç görmemiştim. Bisiklet turuna ayırabileceğim zamanı gözönüne aldığımda ancak Sinop'a kadar gidebileceğimi anladım. Dönüş yolculuğunu da feribotla yaparsam çok güzel zaman geçirebilecektim. Hem günlerce çok sevdiğim bisikletimle dolaşacak, hem de görmediğim yerleri görme, yeni insanlarla tanışma fırsatına kavuşacaktım. Öte yandan, bisikleti otobüs bagajına tıkma düşüncesi beni çok korkutmaktaydı ve feribot sayesinde bu sorun da çözülmüş olacaktı...

Yalnız canımı sıkan bir nokta vardı, o da yol arkadaşı bulamamak. Böyle bir yolculuk tanıdığım herkese ilginç geliyor, fakat "haydi gidelim" deyince bahaneler peşpeşe yağmaya başlıyordu. Artık umudumu kestiğim bir sırada Internet yardımıma koştu. 10 seneye yakın bir süredir Norveç'te yaşamakta olan bisiklet meraklısı bir Türk -sevgili Mete-, böyle bir turu çok ilginç bulduğunu ve yazın Türkiye'ye geleceğini söylüyordu!

Aylarca yazışarak turumuzu planladık. Mart sonunda Mete İstanbul'a geldi. Yola çıkmamıza iki hafta kalmıştı ki Denizyolları'nın Karadeniz feribot seferinin iptal edildiğini öğrendik. İkimize de tam bir şok olmuştu. Ne bisikletleri otobüsle taşımak ne de evde oturmak söz konusu olabileceğine göre alternatif bir rota arayışına girdik. Geçen sene yalnız başıma Zeytinbağı'na kadar gidip Mudanya'dan deniz otobüsüyle dönerek hafif yollu bir keşif yapmış, bir gün devamını getirmeyi ummuştum. Mete'nin de aklına yattı ve böylece İstanbul-Bandırma rotasının temelleri atılmış oldu. Bandırma'dan da İstanbul'a feribot seferi yapıldığına göre niye olmasın dedik - ve yola koyulduk....

Haziran ayının ilk haftası, pazartesi sabahı Küçükyalı'dan hareket ettik. Sahilden Kartal'a gidip Yalova vapuruna bindik. İki saat sonra Yalova'da inene kadar yola çıkabildiğimize inanamıyordum. Mete ise daha bir gün önceden yol havasına girmişti!

Mete Kartal sahilde
Heart 0 Comment 0
Rate this entry's writing Heart 0
Comment on this entry Comment 0